top of page

Baltıkların En Güzeli: Riga


Riga Letonya benburayaasikoldum Gözde Gülsoy

Baltık turumun üçüncü yazısına hoşgeldiniz:) Eğer önceki ikisini okumadıysanız, rotamı anlattığım yazı için burayı, Vilnius yazım içinse burayı tıklayarak okuyabilirsiniz.

Pazartesi günü Vilnius'tan otobüsümüze atladık ve yaklaşık 4 saat süren bir yolculuk sonrası Letonya'nın başkenti Riga'ya vardık. Otelimize eşyalarımızı attığımız gibi (yani annem en az 3 oda beğenmeyip ilk gösterilen odaya tamam dedikten sonra) şehri keşfetmeye başladık.

Riga Old Town'da görmeniz gereken her yer birbirine inanılmaz yakın, çok kısa bir sürede hepsini gördük.

1) Jauniela 22:

riga Letonya benburayaasikoldum gözde Gülsoy

Riga'nın en çok fotoğraflanan binalarından biri. Ben de gerçekten çok sevdim. Bu arada tam benim baktığım yönde gayet başarılı bir restaurant var, fotoğraf çekildikten sonra karnımızı orda doyurduk. Buraların meşhur pancar çorbasını içip üzerine de gayet başarılı bir somon yedik. Restorantın adı Neiburgs.

riga Letonya benburayaasikoldum gözde Gülsoy

riga Letonya benburayaasikoldum gözde Gülsoy

2) Ratslaukums:

riga Letonya benburayaasikoldum gözde Gülsoy

3) Doma Laukums:

riga Letonya benburayaasikoldum gözde Gülsoy

4) Three Brothers:

Favorim bu üç inanılmaz tatlı bina oldu diyebilirim.

riga Letonya benburayaasikoldum gözde Gülsoy

Buranın çok yakınında inanılmaz tatlı bir cafe olan Parunasim var, hazır gelmişken uğrarsınız.

riga Letonya benburayaasikoldum gözde Gülsoy

5) Cat House:

Tepesinde siyah kedi olan bu binayı gittiğimiz ilk gün gördük, sonra akşam annem otele döndüğünde neler gördüğümüzü kontrol etmek için listesini açınca aslında bu binanın tepesinde iki kedi olduğunu okudu, biz yanlış açıdan bakmışız :) Ertesi gün ikinci kediyi de görmeye gittik. Kısacası burda 2 kedi var, siz de bizim gibi yanılmayın:)

riga Letonya benburayaasikoldum gözde Gülsoy

6) Maza Smilsu 8:

Old townda en çok beğendiğim binalardan biri de buydu.

riga Letonya benburayaasikoldum gözde Gülsoy

7) Peterbaznica:

riga Letonya benburayaasikoldum gözde Gülsoy

Bunlar benim en sevdiklerim olmakla birlikte, turistik turu tamamlamak için Powder Tower, Rigas Doms, Swedish Gate ve The Freedom Monumenti de görmek lazım.

Hem otobüs yolcuğu hem de şehri keşfetmek bizi çok yormuştu, burda da tüm kehribar mağazalarını gezmiştik, öğle yemeğini sağlam yaptığımız için aç da değildik. Böylece erkenden otelimize dönüp uyumaya karar verdik. Tatilimizin en heyecanlı günü de böylece başlamış oldu. Bunu derken dalga geçmiyorum, arkanıza yaslanın, başlıyoruz!

Bizim otelimiz bir avlu içersindeki 5 ayrı binadan oluşuyor, kaldığımız oda bu 5 binanın en köşede olanı. Avluya girdik, bir adam dikkatimi çekti, böyle izbandut gibi bir Rus. Önünden geçtik, kafasını çevirerek bizi gözlemeye başladı. Yürürken ensemde hala adamın bakışlarını hissediyordum. Binaya girmek için köşeyi döndük, anneme dedim ki ben adamın olduğu yere bakıcam sen de kapıyı aç. Baktım adam gitmiş, girişe doğru ilerlerken annem 'Gözde adam diğer köşede.' dedi. Etrafta kimsecikler yok. Dedim girme binaya, hemen resepsiyon binasına dönelim. Dostlarım işte o zaman adam bizim üstümüze doğru yürümeye başladı. Etrafta kimse yok demiş miydim? Avlu gibi bir yerdeyiz, zaten Riga hafif korkutucu bir Ortaçağ şehri. Ben bir çığlık attım ANNEEE KOOOŞ diye ve başladım koşmaya, sonra bir baktım annem adama doğru yürümeye başlamış, ama farkındayım o da titriyor. Bizim çığlıklar adamı uyandırdı herhalde 'Seküritiiğ, ay em seküritiğğ' demeye başladı. Annem diyor göster nerde seküritiğğ yazıyor, ben o esnada kalpten gidiyorum. Neyse adam bizi sakinleştirdi, ikimiz de birbirimizi hırsız sanmışız. Daha doğrusu o bizi hırsız sanmış (annem de ben de pamuk yüzlü insanlarız.) bense onu ne biliyim katil, tecavüzcü falan sanmıştım. Neyse biz odamıza girdik, bir 15 dakika aralıksız gülme krizi. Sonra annem dedi ki, bu güvenlikse neden güvenlik yazan kıyafeti yok, ara resepsiyonu sor bakalım güvenlikleri var mıymıs, aldım telefonun ahizesini bir kaldırdım ki hat kesik, tam bir korku filmi. Biz sürekli koridoru dinliyoruz gelen geçen var mı. Sonra annem şu dahi çözümü buldu:

riga Letonya benburayaasikoldum gözde Gülsoy

Benim bildiğim sandalye, kapının kolunu sabitlemeliydi, yani sandalye bizi korumadığı gibi onu gördükçe psikolojimizi bozdu:)

Neyse sonrasında dedik duşumuzu alalım ve uyuyalım. Ve de öyle yaptık. O geceki maceralarımız bitti sanıyorsanız inanılmaz yanılıyorsunuz:)

Sabaha karşı, uykumun en derin noktasında annem tarafından uyandırıldım, gözlerimi bir açtım ki o nasıl bir gürültü, yangın alarmı yeri göğü inletiyor, annem dünyanın en ciddi ses tonuyla, yangın var kalk gidiyoruz dedi. Hemen ayaklarım yanmasın diye ayakkabı giydim, telefonumu aldım, kapıya yöneldim ki bir baktım annem bavulunu sürüklüyor, neymiş içinde pasaportu varmış, kilitliymiş, açmakla uğraşamazmış, kolundan tuttuğum gibi çıkışa yöneldim, herkes uyanmış panik şekilde kapılarında bekliyor, ÇIKIN diye bağırınca hepimiz merdivenlere koştuk ki alarm durdu. Hepimiz durduk, sonra bir kızla ben ne olduğunu kontrol etmek için dışarı çıktık, dedim güvenlik herhalde burdadır. O şapşalı resepsiyonda ayılmaya çalışırken buldum, adam güvenlik olarak sadece beni korkutmayı başardı. Neyse sonuç, biri odasında sigara içmiş sağolsun.

Ertesi sabah uyandığımda saçımda 2 yeni beyaz çıkmıştı.

Yalan söyleyemicem, bu 2 olaya saatlerce gülmüş olabiliriz sonrasında. Yaşarken çok korkutucu olsa da ikisinde de ciddi hiç bişey olmadı, o yüzden tatilimize kaldığımız yerden keyifle devam ettik.

Old Town bitmişti ama Riga bitmemişti. Riga'daki 2. günümüzün sabahında hedefimiz Art Nouveau mahallesiydi. Riga'ya dair en çok sevdiğim şey bu oldu diyebilirim, sokakları gezerken mimari ziyafeti çektik.

Bana göre en güzel sokaklar:

1) Elizabetes Street:

riga Letonya benburayaasikoldum gözde Gülsoy

riga Letonya benburayaasikoldum gözde Gülsoy

riga Letonya benburayaasikoldum gözde Gülsoy

2) Antonijas Iela:

riga Letonya benburayaasikoldum gözde Gülsoy

3) Albert Street:

riga Letonya benburayaasikoldum gözde Gülsoy

riga Letonya benburayaasikoldum gözde Gülsoy

riga Letonya benburayaasikoldum gözde Gülsoy

riga Letonya benburayaasikoldum gözde Gülsoy

riga Letonya benburayaasikoldum gözde Gülsoy

Mahalle o kadar güzeldi ki ayrılmak istemedik, Rasols isimli inanılmaz tatlı bir yer bulup 2 espresso içtik, mekan çok tatlıydı da 2 espressoya 9 euro aldılar evlat acısı.

Ordan çıkışta yemek yemeğe Centralais'e gittik, hangar gibi olan bu yer büyük bir pazar ve yiyebileceğiniz bir sürü yemek var. Hamburgerci, patates kızartması, sosislici, sushici, kısacası burası bir gurme pazar. Biz haçapuri ve aşşşırı büyük bir dumpling aldık.

riga Letonya benburayaasikoldum gözde Gülsoy

riga Letonya benburayaasikoldum gözde Gülsoy

riga Letonya benburayaasikoldum gözde Gülsoy

Akşama kadar şehirde kilometrelerce yürüdük, kehribarcılara 2. ve hatta 3. defa uğradık, parkta oturduk ve şehirle vedalaştık. Akşam Gan Bei'de sushi yedik.

riga Letonya benburayaasikoldum gözde Gülsoy

Ertesi sabah Tallin'e gitmek için otobüs garına gitmeden Rigensis'e uğradık, yolda yemek için simit aldık, bir sürü de inanılmaz güzel gözüken tatlı vardı ama kendimizi tutmayı başardık. Mekan da çok tatlı, tam kahvaltı etmelik aslında.

riga Letonya benburayaasikoldum gözde Gülsoy

Bana göre Baltıklar'ın en güzel şehri olan Riga'yla vedalaşıp 41. ülkeme gitmek üzere yola çıktık. Bir maşallahınızı alırım:)

riga Letonya benburayaasikoldum gözde Gülsoy

You Might Also Like:
bottom of page