top of page

Hoşgeldin 2. Etap: Corona Virüs Serisi 12


Oh be! Sonunda aylarca evde kapalı kaldıktan sonra İtalya olarak 2. etaba geçtik. Yalan yok çok kayıp verdik, dünyanın en kötü etkilenen ülkelerinden biri olduk, ekonomik olarak (herkes gibi) baya zarar gördük ama 18 Mayıs itibariyle 2. etaba yeni bir soluk geldi, yavaş yavaş hayata geri dönmeye başlıyoruz. Biliyorsunuz ilk olarak üretim yapan firmalar ve bazı dükkanlar açılmaya başlamıştı. 18 Mayıs'tan itibarense kapsamlar genişletildi. Tek tek bakalım ne durumdayız.

Sokaklar:

Bir ara buralar hayalet şehir gibiydi. Sokakta tek tük insana rastlanıyor, neredeyse hiç araba geçmiyordu. Şimdi sokaklar baya hareketlendi. İtalya genelini bilmem ama Milano'da insanlar sosyal mesafe ve maske kullanımı kurallarına hala uyuyor. Tabii bu, insanda çok garip bir his de yaratıyor, herkesin maske takmasından bahsediyorum. Hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı fikri, herkesi maskeyle gördükçe iyice kafanıza yerleşiyor, sanki koskocaman bir hastanenin koridorlarında yürüyor gibisiniz.

Ulaşım:

Metro, otobüs ve tramvay gibi toplu taşıma araçlarının kapasitesi baya azaltıldı, insanlar arasına bolca mesafe koyarak oturuyor. Tabii gözümle görmedim, internetten ve duyduklarımdan konuşuyorum çünkü ben artık toplu taşıma kullanmıyorum. Milano'da aslında toplu taşıma baya rahattır. Aylık 40 euroluk akbilimi doldurup sınırsızca ordan oraya giderdim. Toplu taşıma ağları da baya gelişmiş, neredeyse her noktaya bütün araçlar ulaşıyor. Bu karantina günleri başladığında artık metroya binip işe gelemeyeceğimi anladığım anda, bu nisan aylarına tekabül ediyor, biliyorsunuz hemen kendime çok tatlı vintage bir bisiklet almıştım işe gidip gelmek için. Ben bu kararı aldıktan sonra, Milano Belediyesi iki karar aldı. Birincisi, hızlıca yeni bisiklet yolları yapımına başlandı, ki buna çok sevindim. İşe geliş yolumun (8 km) yüzde %75'i şu anda bisiklet yolu. İkinci kararsa bisiklet alanlara devlet teşviği var, yani ödediğiniz paranın bir kısmını devlet size geri veriyor. Buna çok üzüldüm çünkü erken aldığım için faydalanamadım:) Yine de tam zamanında almışım çünkü şu anda bisiklet bulmak mümkün değil. Çok yağmur yağdığı için bu hafta işe gelirken bisikleti kullanamadım ama şirket toplu taşıma kullanmamı istemediği için, hava durumunun kötü olduğu günlerde taksi paramı ödüyor. Kendilerine teşekkür ederiz.

Bölge içi ve bölgeler arası ulaşım:

Artık herkes kendi bölgesinde, herhangi bir izin kağıdı hazırlamadan özgürce seyahat edebilir. Haziran ayında bölgeler arası ulaşımın da mümkün olacağı düşünülüyor ama biliyorsunuz İtalya'da bölgeler özerk, kendileri karar verebilirler açıp açmamayı.

Arkadaşlarla görüşme:

Çok şükür sonunda buna da izin var. İkinci etabın ilk günlerinde sadece aile bireyleri ve sizinle aynı bölgede olan sevgilinizle görüşebilirdiniz. Şu anda bir izin kağıdına ihtiyacınız olmadan arkadaşlarınızı da görebilirsiniz. Böylece yalnız günlerim sona erdi.

Kuaförler:

Gelelim boyasının dibi gelen veya berbere gidememekten mağara adamı olmuş insanların kanayan yarasına. Kuaför ve berberler normalde haziran ayında açılıcaklardı ancak o da 18 Mayıs'a alındı. İşim dolayısıyla tanıdığım birçok kuaför ve makyöz var. Onların yalancısı olarak diyorum ki İtalya'daki kuaför lobisi sağlam bastırmış ve erken açılmayı başarmışlar. Her yer iyice dezenfekte edildi ve sosyal mesafe kurallarına uyarak (1.5 metreden 1 metreye indirildi) müşteri kabul ediyorlar. Ben çok kuaför ihtiyacı olan bir kadın değilim. Birkaç ayda bir yaptırdığım brezilya fönüm var o kadar çünkü normalde kıvırcık saçlıyım ama senelerdir bu bakımı yaptıra yaptıra saçlar düzleşti. Melis de çok ağlıyordu saçının dipleri çıktı, kafasında en az üç renk var diye. Dediğim gibi iş sebebiyle çok tanıdığım var, hem de gerçekten sektörün en iyilerini tanıyorum. Asistanlığını yaptığım sanatçımın çalışacağı insanları da ben seçtiğim için, bu işinde çok iyi insanlara çok uygun fiyatlara ulaşabiliyorum. O yüzden biz kuaför salonuna gitmek yerine benim evde hallettik işimizi.

Bar ve Restoranlar:

Açılan bir diğer önemli yerler burası. Bardan kastım aynı zamanda sabah kruvasan ve kahve kahvaltı, akşam 18-20 arası aperativo yaptığımız ve bu süreçten en ama en çok özlenen yerler. Yine sosyal mesafe ve maskesiz girilemiyor ama bu bile o kadar iyi geldi ki. Masalar arasında mesafe ayarlanmış, herkes akın akın gitse de hiç bir yerde yoğun bir kalabalık yok. Hem evimin yanında hem de iş yerimin sokağında müdavimi olduğum 2 bar var, sahipleriyle birbirimize kavuşunca neredeyse ağlayacaktık öyle duygusal anlar. Zaten İtalya'da herkesin müdavimi olduğu bir bar vardır, bu yazılı olmayan bir kuraldır. Restoran ve sizin bildiğiniz haliyle olan barlara daha gitmedim. Ama restoranlara bir süre daha gitmeyi düşünmüyorum.

İş yerleri:

Smartworkinge devam mı, yoksa ofiste mi çalışıcaksın, yoksa birkaç gün ofis birkaç gün smartworking mi yine bu karar da şirket sahipleri ve çalışanlara bırakıldı. Bizim ofis hem çok kalabalık değil hem de hep beraber daha iyi çalıştığımız için geri dönmeye karar verdik. Ama öncesinde hep beraber test olmaya gittik. Bir pazar günü, parmağımızdan kan alındı, 10 dakika içersinde de sonuçlar çıktı. Hiç hastalığı geçirdik mi, şu anda corona mıyız, antikor ürettik mi, hepsini söylüyorlar. Şirketten hiç kimse hastalığı geçirmemiş, şu anda da herkes negatifti, içimiz rahat geri döndük. Bu testin fiyatını bilmiyorum çünkü yine şirket tarafından ödendi. Tüm ofis dezenfekte edildi, her odaya dezanfektan, girişe de bolca eldiven ve maske konuldu.

Parklar:

En en en çok sevindiklerimden biri de bu. 2. etapta ilk açılan yerlerden biriydi parklar. İlk gün, Fiona'nın köpek parkını aylar sonra açık gördüğümde o kadar mutlu oldum ki. Tüm köpek sahipleri de aynı şekilde hissetmiş. Haftasonu da zaman bulursam en sevdiğim büyük parka götürücem Fiona'yı. Bireysel spor da yapmak artık serbest. Sadece şöyle bir tartışma konusu var, koşu yapan insanlar maske takmalı mı takmamalı mı? Çünkü maskeyle koşmak hem çok zor hem de çok sağlıksız.

Oteller:

Oteller de açılıyor ama ortak alanlarda maske kullanmak zorunlu. Kahvaltı ve açık büfe ise yasak. Ben bu yaz bir yerlere kesin kaçmak istiyorum ama önce hangi bölgeler sınırlarını açıcak onu bekliyorum. Otel yerine büyük ihtimalle tercihimi güzel bir Airbnb evinden yana kullanıcam. Melisle hafif hafif araştırmalara başladık ama daha her şey çok ama çok belirsiz olduğu için tam karar vermedik. Bakalım neler olucak.

Sınırlar:

Haziran ayından itibaren sınırların açılması planlanıyor ama sadece AB ülkeleri vatandaşları 14 gün karantina uygulamadan girebilecek İtalya'ya. Bunu baya saçma buluyorum, Avrupa ülkesi vatandaşlarına virüs bile mi bulaşmıyor? İspanya, İtalya ve Fransa niye bu kadar süründü peki?

Spor Salonları:

Mayıs sonunda açılıyor ama sorun gidicek misin diye? Gitmicem çünkü ben zaten grup derslerini seviyordum, onlar yapılamaz. Evde ve dışarda bisikletime binmeye devam ederim, o kadar kişi spor yaparken maske falan takamaz, boşu boşuna stres olmak istemiyorum.

Şimdilik durum bu. Bakalım bu yeni etapla beraber sayılar artıcak mı? Hep beraber bekleyip görücez.

You Might Also Like:
bottom of page