top of page

Bu Sıralar Ruhuma İyi Gelenler



Bugün instagramdan bir mesaj geldi, keşke daha sık yazsanız, yazılarınızı okumayı çok seviyorum diye. Aslında aklımda yazacak çok da fazla konu vardı ama uzun zamandır elim gitmiyordu, bu mesaj gelince dedim, hadi bakalım pamuk eller klavyeye...


Bir süredir kendimi kişisel gelişime adadım. Aslında kendimi bunu yapacak son insan olarak görüyordum çünkü kişisel gelişim kitaplarıyla, sürekli pozitif düşünen insanlarla aşırı dalga geçmişliğim var ama hayat bir kez daha gösterdi ki, büyük lokma yiceksin, büyük konuşmayacaksın. Evet, tükürdüğümü yaladığıma göre başlayalım, bu sıralar ruhuma en iyi gelen şeyler nelermiş.


Meditasyon:

Meditasyon zaten 2020'den beri hayatımda olan bir şey. Daha önceden bunla ilgili yazılmış bir yazım da var, tık tık. Ben uzun bir süredir meditopia aplikasyonunu kullanarak meditasyon yapıyorum. Yere matımı yayıyorum, kahvemi alıyorum, tütsümü yakıyorum ve o günkü duygu durumuma göre bir meditasyon konusu seçiyorum. Tüm yazıyı okurken fark ediceksiniz zaten, aslında yaptığım çoğu şey gibi, meditasyonu da anda kalabilmek için yapıyorum. Geçmişin gölgesi, geleceğin anksiyetesi derken kendimize yaptığımız en büyük kötülük, şu an'ı kaçırmak, farkına varmamak. An'da kalmayı başardığım andan beri, ki bu gerçekten çok zor, çoğu zaman beynimizde bir sürü düşünce oluşması çok normal, Fiona ile yaptığım yürüyüşlerin kalitesi bile değişti. Olduğum yerin farkında olmak, hızla geçip gittiğim yollarda etrafa dikkatlice bakarak yürümek, ağaçları, güzel binaları, farklı giyinmiş insanları fark etmek, bunlardaki güzellikleri görebilmek ruhuma o kadar iyi geldi ki.


Kitap okumak:

Netflix, youtube, instagram üçgeninde geçen yıllar içersinde, kitap okuma alışkanlığımı kaybettiğim için inanılmaz üzülüyordum. Ben kitap okumayı gerçekten çok sever, yatmadan önce birkaç saat kesinlikle kitap okurdum. Hele o kitap sarmışsa, ertesi gün erken kalkıcak bile olsam elimden bitirene kadar bırakamazdım. Sonra yerini netflix aldı. Gözlerim kapanıp uyuyakalıncaya dek yatağımda bir şeyler izler oldum. Bu yaz bir kız arkadaşım sayesinde, bu alışkanlığıma geri döndüm. Her göle güneşlenmeye gittiğimizde o yanında kitap getirince, dedim ben de götüriyim. Ve bunu ne kadar özlediğimi fark ettim. Sonra yine aynı kız arkadaşım sayesinde kişisel gelişim kitaplarına başladım. Anda kalmak, manifest yapmak ve şükretmek gibi konulara özellikle ağırlık verdim. Size diyemem ki bir kitap okudum ve hayatım değişti. Hayatta hiçbir şeyin fanatiği olmadığım gibi, okuduğum ve öğrendiğim hiçbir şeyin fanatiği değilim ama her kitaptan küçük küçük bir şeyler kapıp hayatıma kattım.


Manifest ve şükür günlükleri:

Baktım herkes 777 aldım verdim kabul ettim manifest ettim diyor, dedim bu nedir? Benim meraklı bir yapım var, her şeye inanmasam da her şeyi okur bir minik bilgi sahibi olmak isterim. Hemen amazondan manifest nedir anlatan bir kitap satın aldım. Olay ne biliyor musunuz? Olay evrendeki her şeyin, siz de dahil, bir enerji olması ve aynı enerjilerin birbirini çekmesi, yani çekim yasası. Siz pozitif bir enerji yayarsanız, başınıza pozitif şeyler gelir, negatif enerji yayarsanız, her kötü şey beni buluyor derseniz hakikaten de öyle olur. Burda bir teşekkürü hakettim çünkü size 200 sayfalık bilimsel örnekler bulunan bir kitabı, üç cümlede Bilal'e anlatır gibi anlattım. Hadi yine iyisiniz. Bundan sonraki kitabım, manifest nasıl yapılırı anlatan, farklı tekniklerden bahseden bir kitaptı, aldım onu da yalayıp yuttum. Yine fanatiği olmasam da ben bu işe inandım arkadaş, mantığını sevdim, hayatıma sokmaya karar verdim. Hooop, bu sefer amazondan manifest yapmak için manifest günlüğü satın aldım. Günde üç defa, sabah - öğlen - akşam 5er dakikamı ayırıp yapıyorum. Diceksiniz faydasını gördün mü? Vallahi gördüm. Nasıl gördüm ama? Yaptığım her şey, meditasyon, manifest günlüğü, şükür günlüğü (bunu da anlatıcam) çevremdeki güzellikleri, sahip olduğum şeyleri, garanti gördüklerimi fark etmemi sağladı. Küçük şeyleri daha çok takdir eder oldum. Biz hep sahip olmak istediklerimize konsantre olup kendimize baskı yaparken, elimizdekileri göremiyoruz. Bunu değiştirmek bana iyi geldi. Manifest yapıp, istediğim hayatın pinterestten topladığım fotoğraflarla oluşturduğum power pointını görmek bana hedeflerimi daha net gösterdi. O hayata ulaşmak için yapmam gerekenleri daha iyi anladım ve algıda seçicilik sayesinde amaca giden yolları daha iyi belirliyorum. Şükür günlüğünü de haftada birkaç gün dolduruyorum. O gün başıma gelen güzel üç şeyi yazıyorum. Bunlar süpermarkette birinin size elinizde az eşya var diye sırasını vermesi olabilir, bir arkadaşınızın size söylediği güzel bir şey, annenizin sesini duymak. Bu küçük şeylerin hissettirdikleri aslında o kadar değerli ki.


Pilates Reformer:

Bir süredir hoplamalı zıplamalı spor derslerine giremiyordum. Çok çabuk tansiyonum düşüyor çünkü. Salonun ağırlık bölümüne gitmek benlik değil. Böylece butik bir stüdyoda, 6 kişilik pilates reformer derslerine gitmeye başladım haftada iki. Bunu da çok sevdim çünkü yaptığım her şeyle yine çok bağlantılı. Doğru nefes alıp vermek ve buna konsantre olarak hareketleri yapmak yine anda kalmakla alakalı. Bedenime iyi gelen bir şeyler yapıyor olmak beni gerçekten mutlu ediyor.


Yemek yapmayı öğrenmek:

Diyeceksiniz 37 yaşındasın, şimdi mi aklın başına geldi, vallahi ne diyim biraz öyle oldu. Neyse geç olsun güç olmasın. Bu konuda da ilhamım başka bir kız arkadaşım oldu. Hatta size ne diycem, benim aklımda bir de kız arkadaşlarım hakkında yazı yazmak var. Gerçekten hayatıma bu kadar olumlu katkıları olan kadınlara sahip olduğum için çok şanslıyım. Neyse konumuza geri dönelim. Bu kız arkadaşım her Milano'ya geldiğinde benim mutfağa girer, birkaç malzemeden şak şak inanılmaz lezzetler çıkarır. Ben de onu her gördüğümde izlerim. O kadar keyifli ve kolay gösteriyor ki yaptıklarını, dedim ben de başlıcam. Yani bu iş benim evde yaptığım iki - üç pratik şeyle olmuyor, güzel bir şeyler yemek için sürekli sipariş vermem gerekli, e bu ekonomide o iş zor. Önce ondan gördüklerimi yapmaya başladım, sonra işi ilerletip instagramdan çok da zor olmayan sağlıklı yemek tariflerini denedim. Çok güzel olanlar oldu, mutlu oldum, çok kötü olanlar oldu yemeğe çağırdığım arkadaşlarıma rezil de oldum. Ne dicem size, ilk denemelerinizi önce sırf kendinize yapın, geçen ben bir arkadaşım üzerinde bir tarifi ilk kez denedim, öffff tam bir faciaydı. Neyse kız yine kibarmış sesini çıkartmadan yedi.


Son aylarda hayatımı kattığım bu değişikliklerin, mutluluğuma çok büyük bir etkisi oldu. Sağlıklı ve güzel yemekler yapıp yemek, spor yapmak, anda kalabilmek, geleceği hevesle planlayıp kendime çağırmak, sahip olduklarımı fark edebilmek, küçük şeylerdeki büyük mutlulukları görebilmek, her gün gördüğüm şeylere farklı bir gözle bakabilmek ve fark edebilmek kendime verdiğim çok güzel hediyeler. Okumaya ve yeni şeyler öğrenmeye devam edicem. Ve farklı tarifler denemeye de. Allah bana yemeğe gelen dostlarımın yardımcısı olsun. Şanslarına çok güzel şeyler de denk gelebilir, çok rezil şeyler de. Neyse manifest yapıp gelsinler, onu da mı ben söylücem?




Comments


You Might Also Like:
bottom of page